“Daha fazla getiri için alınan büyük riskler”
İçindekiler
Kripto kredi verme platformu Celsius’ta yaşanan problemler, kripto para piyasalarına ciddi şekilde zarar verirken, bu tarz platformların hangi tür riskleri içerdiğiyle ilgili iki analist Dylan LeClair ve Bitcoin Magazine yazarı Namcios önemli bir değerlendirme yazısı kaleme aldılar.
İkili bir kez daha varlıkların kullanıcıların kontrolü altında bulunmasının önemine vurgu yaparken, Celsius platformunun tasarımı, içinde barındırdığı hatalar ve yöneticilerin daha fazla getiri adına hangi yanlışları yaptığını detaylı bir şekilde okuyucuya aktardılar.
İşte Dylan LeClair ve Namcios’un Celsius kriziyle ilgili yazdığı detaylı analiz:
“Pazar günü olan, yöneticilerin kendilerini düşünmesiydi”
Celsius, whitepaper’ında kendisini bir ağ olarak tanımlıyor ancak birçok kurucusu ve yöneticisiyle de önplâna çıkıyor. Bir yönetici ekibini şirket adeta herkese gösteriyor. Ağların genelde bir yönetici ekibi olup olmadığı tartışılır ancal Celsius’ta bir CEO, bir COO ve bir CTO dışında bazı kurucu ortaklar da var. Yöneticiler, genelde topluluğa atıfta bulunsalar da, kullanıcılar, yöneticilerin ilk başta onların değil, kendilerinin çıkarlarını düşünecekleri konusunda emin olabilirler. Çünkü Pazar günü, çekimler durdurulduğunda da olan buydu.
“Neden bir token ihtiyacı olduğunu açıklayamıyor”
Celsius, projede neden bir token’a ihtiyacı olduğu konusuna net bir açıklama getiremiyor. White paper’da sadece kredi ve borç alma sisteminin bir blok zinciri teknolojisiyle açık cüzdan sistemine ihtiyacı olduğu yazılmış ve bunun ilgi çekebilmek amacıyla yapılması gereken bir şey olduğu belirtilmiş. Aslında buradaki white paper, proje tasarımının arkasındaki mühendislik kararlarını açıklaması gereken bir teknik belgeden çok, yatırımcılara yönelik bir pazarlama sunumuna dönüşmüş.
“İlgi toplamak için CEL token”
Aslında Celsius’un bir blok zincirine ve bir açık defter teknolojisine ihtiyaç duymasının gerçek nedeni, yeterli ilgi toplayabilmek için etrafında bir ekosistem inşa edilebilecek olan CEL token’larını çıkarabilmektir. Ayrıca CEL token, ekibin platformu ve cüzdan sistemini inşa edebilmesi için yatırımcılardan para toplamasına da izin verdi. Yine de şunu söylemek gerekir ki, kredi oluşturulma adımı, blok zinciri teknolojisi olmadan da yapılabilirdi. Ama tabii ki o zaman ekip, bugünlerin popüler kelimeleri olan ‘kripto, merkeziyetsizlik ve blok zinciri’ terimlerini istediği gibi kullanamazdı.
“Platformda kıdem elde edeceklerdi”
White paper’da Celsius’un tüm CEL token arzının %40’ına denk gelecek şekilde token başına 0.20 dolardan bir önsatış yaptığı belirtiliyor. Daha sonra %10’a denk gelen ve 0.30 dolardan yapılan bir kitle satışı var. Celsius, ayrıca CEL token’ın projede çok büyük bir rol oynadığını dile getiriyor. Borç alma ve vermenin, sadece CEL token’lar çıkarıldıktan sonra yapılabileceğini iddia ediyor. CEL token bir ERC-20 token’ı olduğu için Ethereum üzerindeki bir akıllı kontrat vasıtasıyla çıkarıldı ve yine white paper’a göre, borç alıp vermek isteyen kullanıcılar için bir değer yaratma amacını taşıyordu. Token’a sahip olmak, kullanıcıların Celsius platformuna girebilmesine, cüzdana kripto para yükleyebilmesine, dolar kredilerine başvurabilmesine ve bu kredilerin ödemelerini de indirimli bir faizle yapabilmelerine yarıyordu. Ayrıca, token çıkarıldıktan sonra kullanıcılar faiz kazanmak için kendi token’larını borç da verebileceklerdi ve ödül de kazanabileceklerdi. Tüm bunların sonunda da platformda bir kıdem elde edeceklerdi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR – Celsius’tan durdurma kararı öncesi devasa ETH ve BTC transferleri
“Celsius’un pazarlama için daha fazla para harcamasına izin veriyor”
Elde edilen bu kıdemle CEL token kullananlar daha iyi oranlarla işlem yapabiliyorlardı. Bu sistem adeta kendi kendini teşvik eden ve CEL için daha fazla talep yaratmaya çalışan bir uygulamaydı. Bu sistem, Celsius’un kullanıcı çekme ve elinde tutma stratejisindeki dinamiklerin de ötesine geçiyordu. Kısacası Celsius’un token dinamikleri, borç alanların, bir ücret kesintisinden sonra borç verenlere ödenen ücretlerin CEL token’larına dönüştürüldüğü ve bu ücretlerin bir kısmını elde etmek için kripto para birimini teminat olarak göstermeye istekli olan daha fazla yatırımcıyı çekmeyi amaçlıyor. Bu durum sayesinde fiyat artmakta ve Celsius da pazarlama ve reklama daha fazla para harcayabilmektedir.
“Çok büyük getirilerden yararlanıldı”
Pazar gecesi geç saatlerde çekim işlemlerini kapatan Celsius son aylarda ciddi bir inceleme altına girmişti. Celsius’un 2021 boyunca, kullanıcılara “risksiz getiri” sağlayan birden fazla arbitraj stratejisi vardı. Spot piyasa bitcoini ve belirli türevler (Grayscale Bitcoin Trust ve bitcoin vadeli işlem sözleşmeleri) arasındaki fiyatlandırma dinamiklerinden yararlanan bu stratejiler, piyasada arbitraj yapılmasına ve birçok kişi, fon ve şirketin çok büyük “getiriler”den faydalanmasına izin verdi.
“Daha riskli araçlar tercih edilmeye başlandı”
Birçok şirket, kendi müşterileri için getiri ürünleri oluşturarak,müşterilerden aldıkları parayı bu dinamiklere yatırdı. Elde edilen gelir ile müşterilere ödenen getiri arasındaki farktan ise kâr ettiler. Müzik çalarken bunu yapmak mümkündü ancak getiri ürünlerine olan ilgi arttıkça, müşterilere ödenmesi gereken para da arttı ve hem GBTC hem de vadeli işlemlerdeki arbitraj düşmeye başladı. Bu şirketlerin getiri üretme şansı da… Bu durum Celsius’un mevduat sahipleri için “getiri” yaratmak amacıyla giderek daha riskli araçlara yönelmesine neden oldu. 3 Mayıs’ta, LUNA/UST çöküşünden önce, zincir içi analistler Celsius’un bağlantı protokolüne para gönderdiğini belgelediler. LUNA/UST çöküşünün ardından ise, hangi şirketlerin zarar gördüğü ve iflasların bir endişe kaynağı olup olmadığı, ayrıca Celsius’un burada ana hedef olup olmadığı konusunda söylentiler adeta havada uçuşmaya başladı.
“Anchor dışında stETH de ortaya çıktı”
Platformun şeffaf olmaması yüzünden iflas edip etmediğini anlamanın bir yolu yoktu. Böyle bir durumda yapılacak tek yorumi risk/ödül kullanımının kötü yapılması olacaktı. Ancak daha sonra, kullanıcı fonlarını getiri için Anchor protokolüne yatırımasının yanında Celsius’un stETH’de de ciddi bir hissesi olduğu ortaya çıktı. Bilindiği üzere, stETH sayesinde kullanıcılar ETH’lerini, hisse kanıtı birleşimi beklentisiyle stake edebiliyorlar ve aynı zamanda fonlarına da stETH şeklinde ulaşabiliyorlardı. GBTC’deki para çekme sistemi gibi, bir kez ETH stake edildi mi, Ethereum’daki birleşim başarılı oluncaya kadar bu ETH’ler stake’den çıkarılamıyordu. Bu yazı, Ethereum proof of stake sistemi etrafında oluşan karmaşık türev getiri sistemlerini incelemiyor ancak burada stETH’den bahsedilmesinin sebebi Celsius için yanlış giden bir başka getiri yaratma stratejisinin yanlış olduğunu göstermektir ki, stETH ve ETH dengesinin bozulmasıyla bunu gördük.
“Çok büyük kayıplar vermeden çıkmalarının önüne geçti”
Celsius’un stETH’den çok ciddi oranlarda tutması ve ETH ile olan dengenin bozulması, daha fazla paniğe nedne oldu ve piyasa stETH karşısında daha çok ETH talep etmeye başladı. Celsius’un bu durumdan yaşanacak kayıpları telafi edecek kadar likiditesi yoktu. Hem kripto para piyasalarındaki satışlar hem de kullanıcıların fonlarını Celsius’tan çekmeye başlamaları, Celsius’u harekete geçirdi ve çekim işlemleri durduruldu.
“Kullanıcı fonlarıyla alınan riskler daha fazla ortaya çıktı”
Celsius’la ilgili en büyük problemlerden biri, kullanıcı fonlarıyla alınan risklerin her geçen gün daha çok ortaya çıkmasıydı. Bu risklerdeki fonların miktarı ise bilinemiyordu. Bitcoin yatırma ile getiri verilmesinin en büyük sebebi getiri değil, tam tersi Celsius’un arzı sınırlı bir varlıkla riski azaltmak istemesidir. Bitcoin fiyatının 23 bin dolar seviyesinde olması Celsius’un teminat tamamlaması için olan BTC fiyatını (margin call) 17900 wBTC’ye çekti. (*Yazının yayımlandığı zamandan sonra rakamlar değişebilir)
“Alınması gereken dersler: Kendi kendine güçlenen projelere dikkat edin”
Son dönemde perakende müşterileri sektöre çekmek için ‘blok zinciri teknolojisi’ ve ‘kripto paralar’ gibi terimler kullanılmaya başlandı. Blok zinciri çok önemli bir amaca hizmet etmekte ve fizikçi ve matematikçilerin yıllarca süren araştırmaları sonucunda ortaya çıkan Bitcoin ile geçilen bir sistemdir. Ancak, bu kelimeleri kullanarak kendi kendini geliştiren sistemlere dikkat edilmelidir. Bu durum, Terra’nın UST’si için de, Celsius için de geçerli. Terra’nın LUNA Vakfı, her zaman daha fazla talep oluşması yönünde açıklamalar yaparken, Celsius da daha fazla insanın katılımını önplâna çıkardı.
“Celsius kendini başarısız olması imkansız bir sistem olarak tanıttı”
Ayrıca bir şey gerçek olamayacak kadar iyi görünüyorsa, muhtemelen o kadar iyi değildir. Celsius kendisini, kripto para kredi verme piyasasında en yüksek getiri ve en düşük oranlardan birini sunarken, güvenli ve kullanıcılarına özen gösteren, başarısız olması imkansız bir sistem olarak tanıttı. Celsius CEO’su Alex Mashinsky, kullanıcıların platformundan her zaman para çekebileceklerini iddia etti ama Pazar günü bu kararından döndü. Bu kararın alınma sebebi olarak da, ‘kullanıcıların faydası’ sebep olarak gösterildi. Ama durum böyle değildi.
“Kendi şifrelerinizi kendiniz saklayın”
Son olarak, belki bu tavsiye çok eskidi ama kendi anahtar kelimelerinizi ve şifrelerinizi kendiniz saklayın. Bitcoin’inizde tam kontrol sağlamadığınız sürece istediğiniz kişiyle, istediğiniz zaman işlem yapamama ihtimaliniz olur. Celsius’a, ‘risksiz biçimde’ Bitcoin göndermek, sadece olaylar oluncaya kadar, iyi bir fikir olarak gözükebilir. Eğer en ufak şüpheniz varsa, Bitcoin’inizi borsalardan çekin ve kontrolün sizde olduğu bir yere gönderin. Varlıklarınızın, önemli bir kısmını Celsius (CEL token) gibi yeni kurulmuş bir şirketin kredisinde tutarken çok dikkatli olun.